SEVGİLİLER SEVGİLİSİNE!... | SEVGİLİLER SEVGİLİSİNE!...

SEVGİLİLER SEVGİLİSİNE!...

SEVGİLİLER  SEVGİLİSİNE!...

Hangi sevgi arızi, hangi sevgidir asıl,

Bize tarif ediyor, şiirde şair; nasıl?..

 

‘Muhabbetten Muhammed oldu hasıl,

Muhammed’siz , muhabbetten ne hasıl?...

 

O,  sevginin meyvası, o meyvaların hası,

O, yoksa kainatta, olmaz sevgi davası…

 

‘Yaratmazdım alemi, sen olmasaydın şayet,

Var edildi alemler, senin için nihayet…’

 

Mü’minlerin mahbubu, Yaradanın habibi,

Sen sevgi çağlayanı, gönüllerin tabibi…

 

‘Sen söyle; şayet bir kul seviyorsa Allahı,

Sevmesi zorunludur, Resul, Habibullahı!...’

 

O’na tabi olmaktır, O’nu sevmenin yolu,

Böyle tarif ediyor, Allah sevdiği kulu…

 

‘İman etmiş sayılmaz, kemale ermedikçe,

Resülü öz canından, daha çok sevmedikçe…

 

Sevecek onu mü’min, daha fazla canından,

Eşinden, evladından, anne-baba, malından…

 

Her şeyden geçmek demek, sevilen için sevmek,

Gerekirse canını, O’nun yolunda vermek…

 

Hiçbir beşeri sevgi uğruna verilmez can,

O’nun yolunda ölüm olmazsa, olmaz iman!...

 

O, ne büyük saadet, yolunda ölebilmek,

Ebedi yurt cennete, O’nunla girebilmek…

 

Sevgiyi- sevgiliyi, tek bir güne hapsetmek,

Nefsani duygulara sevgiyi esir etmek…

 

Ölesiye bir sevgi, böyle yaşanırdı dün,

Bir güne hasredilmez, seven sevecek her gün…

 

Allah için sevmektir,’ El hubbu lillah!..’ demek,

Sadece Allah için ve karşılıksız sevmek…

 

Musa UZUNKAYA