TERÖR İÇİN BİRLİK BERABERLİK İÇERİSİNDE OLALIM

 

Öncelikle Vatanınızı seviniz… 

Yine terör saldırısı, polislere, sivillere, askerlere…

CAYDIRILICILIK İÇİN, Yeni yasalar, daha ağır cezalar gündeme gelmelidir.

 

Hatta teröre dolaylı destek verenler için de yeni düzenlemeler şarttır. Üstelik Devlet bünyesinde çalışanlar ise, üzerinde fazlaca düşünmek gerekir.

 

Şu Cennet Vatanın kötülüklerle doldurulmasından kimin ne faydası olur anlamam. Yangına körükle gitmek kimin zararına olur. Birileri için, Oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi isterim de isterim mantığı doğru bir mantık mıdır? Bu yolun yanlış bir yol olduğunu ne zaman anlayacaklar? İstediği elde edemeyen çocuğun ortalığı kırıp dökmesi gibi hareket sadece bu ülkeye zarar verir. Ayrıca elde edilmesi gereken şey elde edilene kadar her yol meşrudur, mantığı doğru bir mantık değildir.

 

Terör belasından kim memnun olabilir… Herkes bir manada şikayetçidir. İnsanın yaşama hakkını kaldıran bu eylem türü nefretle ve şiddetle insanlar tarafından reddedilmektedir. O halde bu eylemleri yapan insanlar nasıl insanlardır? Nasıl olurda hiç umursamadan bir insanı veya daha fazlasının canından olmasından zevk duyar. Hiç rahatsız olmaz. İşte bence araştırılması gereken ve üzerinde durulması gereken önemli konulardan bir tanesi budur. İnsan değil bunlar. Olsa, olsa insanlık dışı varlıklardır. İnsanların canavarlaştığı tiplerdir.

 

Ülkedeki kimi siyasetçiler terör elamanlarına yanında durmayı gelenek haline getirdiler. Hatta resim çektirmekten, onlarla birlikte olmaktan mutlu olduklarını ifade eden açıklamalarda bulundular. Yetmedi cenazelerine katıldılar. Mahkemelerde yanlarında oldular. Tutuklandıkları zaman, adli makamları suçladılar...

 

Kimileri ise, dolaylı olarak onlara destek veren açıklamalarda bulundular.

 

Böylece terör elemanları kendilerine birilerinin  destek olduğunu görünce daha pervasız davranmaya başladılar. Eylemlerle hareketi diri tutma çabasına girdiler. Zaten dış destek aldıkları ayan beyan ortadadır. Bunların bu manadaki amaçlarını gerçekleştirme adına verdikleri mücadelenin devam edeceği anlaşılmaktadır.

 

Güvenlik güçlerimiz ise, yeni donatılan silahları ile bu mücadeleye devam etmektedirler. Terör anlaşılan akıtılan kana doymamış olacak ki, zaman zaman yaptıkları saldırılar ile insanımızın canına kast etmeye devam etmektedirler.  Allah şehitlerimize rahmet eylesin...

 

İşin siyasiler tarafından değerlendirmelerine gelince bunu zaten anlayamıyoruz. İktidar ve Muhalefetten farklı, farklı yorumlar.  Hatta bazı siayasetçiler Ülkeyi germek için elinden gelen her şeyi yapıyor.   Beyler böyle davranmakla hem kendinizi kandırıyorsunuz hem de saf temiz halkımızın zihninde soru işaretleri bırakıyorsunuz. Bunları lütfen yapmayın.

 

İnsanların birbirine karşı edindikleri tavır, edalar ve söylemler rahatsız edici oluyorsa birilerinin bunu fark ederek en azından bu sert söylemlerden vazgeçerek sükunet çağrısı yapması gerekir. İnsanımız neler olup bittiğini görmektedir. Arif olma zamanı gelince o görevini yapmaktadır. Seçmeninizin sandık başında doğru tercih yapacağını bildiğinizi söylüyorsunuz.  O zaman her söylenilen söze cevap verme aceleciliği nereden geliyor. O zaman farkında mısınız belki de karşınızdakinin oyununa geliyorsunuz. O zaman kendinize sorun bakalım. Seçmeniniz kadar sabırlı ve sakin olmanız gerekmiyor mu? Bu sertliğin ve söylemlerin tahrik edici olmasının ne topluma ne memlekette ne de siyasete bir faydası olduğunu sanmıyorum. Olup biteni gören ve duyan arif olan halkım gerekeni, gerektiği zaman yapmayı çok iyi bilmektedir. Eğer bu söylemleri böyle sertleştirerek insanımızın taktirini kazanacağınızı zannediyorsanız aldanıyorsunuz

 

İnsanlar kavgalı bağırtılı çağırtılı siyaseti sevmiyor. Eğer birileri bunu kullanmak istiyor, başka birileri de onlara cevap yetiştirmek derdine düşerse tuzağa düşmüş olmuyorlar mı? Hatasız insan bulunamayacağına göre, insanların biraz da kendisine bakması gerekmez mi?  Bütün bu karmaşık ortam ülkenin yararına değil, bunu bir an önce anlayarak en azından anlayan tarafların bu tavırlarını  terk etmesi gerekir. Ülkeyi germekten geri durmak lazım. Sokaklara bakınız, bu gerginliğin onlara yansıdığını  göreceksiniz… Mutlu musunuz?

 

Sonra keşke dememek lazım. Geçmişte yeteri kadar keşke dedik. Unutulmasın ki bir elin nesi var iki elin sesi vardır.

 

Ülke yöneticileri ve  bu yönetimde sorumluluğu olan herkes biraz daha düşünmeli ve ağzından çıkacağı kelimeleri ince, ince düşünerek söylemeleri gerekir.  İlla ki, söz söylemeye çalışanlar aynı şekilde kırıcı ve dökücü olmadan uzak daha dikkatli sözler söylemeye, davranışlar ortaya koyması gerekir. Eğer üzerinizde toplumsal sorumluluk taşıyan vasıflarınız varsa, bu itina biraz daha fazla olmalıdır. İşte o zaman söylediğiniz sözleri dikkatle söyleyiniz. Sonradan açıklama yapmak zorunda kalmazsınız. Acelece üzerinde nereye varacağı hesaplanmadan sarf edilen sözler, hem sizleri yaralamaktadır. Hem toplumu... İnsan üstelik sorumluluk taşıyan makamlarda ise, sözlerinde daha dikkatli olması gerekir.

 

Sabır en büyük silahtır.

 

Meclis terör yasalarını tekrar gözden geçirmek zorundadır. Bu yaslara çıkarılırken teröre destek veren insanlara da en ağır cezalar getirilmelidir. Yoksa, bunun önü alınamaz...

 

Terör karşısında bu birlikteliği ve ortak dayanışmayı oluşturamaz isek, korkarım ki; daha çok canımız yanacaktır. Daha çok beylik değerlendirmeler dinleyeceğiz demektir. Bir araya gelmemiz için illa cenaze törenleri, şehitlerin taziye yerleri mi olması gerekir? Artık ortak paydalarda buluşmanın zamanı gelmedi mi?

 

Orhan ARSLAN